balkan soundz festivalinden öğrendiklerim;
- efes one love bir festival değil, stil derdine düşmüş ray ban bukelemunlarının kasıldığı bir ortammış. müzikler iPod'dan dinlenilse bile daha çok eğlenilirmiş.
- lunaparka gitmek hakikaten özlenilmiş.
- balkan soundz'un izleyici kitlesi gerçekten çok eğlenceli ve kaliteliymiş.
- firewater şahane bir grupmuş. solistin konserde "the love of my life is Turkish too." demesi tüyleri diken diken edermiş.
- sahnenin çok önünde ayakta durmak yerine, yerde oturulursa, bir salak çantaya takılıp üzerinize düşebilirmiş. hatta düşerken ayağı ile kulağınıza tekme atabilirmiş. sonra siz bağırınca, çocuğun aptal kız arkadaşı gelip "ee ne var ki" derse, "ben de şimdi senin kulağına bi tekme atayım ne olduğunu gör, salak." cevabı verilirmiş.
- bir de aşk pastadan bir adammış. önce içindeki frambuazlar yenir sonra, çikolatalarına geçilirmiş. ama ne kadar yenilirse, yenilsin asla doyulmazmış.
