okey

ne biçim oyundur bu ya, habire taş takip et. okey her el değişsin ve sen onu aklında tutmak zorunda ol. pazar yine bizde ok partisi varmış. (annemler henüz playstation'a geçemedi) kimse benimle eş olmak istemiyor çünkü ben hep yenilip okey atıyorum. aklım başka yerde napim. ben okey atmam deme okey mi? okey."kompleksleniyorum."

metro metro olalı böyle eziyet görmedi

Seçim için bir tane Şişhane metro durağı açtınız. Eee geri kalan duraklar nerde. Metronun içinde yeşil yeşil yanan o duraklar ne? Süs mü? ;Yılbaşı ağacı ışıklandırması mı yoksa. "Kandırılmaktan bellek kayıpları."

türkiye çöl olmasın

yine vurulduk ey halkım

üstelik vuran da kendimimiz. ellerimiz ile attık kendimizi seçim sandıklarından. sırtımızı duvara dayamak için, silahı başımıza dayadık. gelecekteki riskleri yine kestiremeyip kendi bileklerimizi kestik. istanbul ruhunu asla anlamayacaklara verip boğaz köprüsünü, atlayarak intihar ettik. vurulduk ey halkım. unutma bizi...

manitörüm bozuldu

Monitörüme çok daldım. Bunu gören manitam kızdı. Hem gözlerim, hem monitörüm hem de manitam bozuldu. Toptan manitörüm bozuldu. "Üfflüyorum."

plaz(m)a



Ruhsuz plazalar beni bekleyin... Şehre daha da ince plazmalardan bakmak için tünelden geçip size geliyorum. Hoşçakal Tünel'de çalıştığım günler... "Mutluluk dışıyım."

yerde 100tl bulmuşcasına

Doğum günü albümlerine "...'nın doğumgünüsü", bir takım fotoğraflarının olduğu albümlere de "karışık, öylesine" isimleri veren facebook kullanıcıları! İşte sizi klişelikten kurtaracak albüm isimleri. Daily e-motion müessesine özel, üstelik tüm hakları haklı!

Bonibon
Jambon
Bonobo
Dale don
Karbon
Shake your bonbon
Bourbon
Jelibon

Psycho zihninden kopmuş gelmiş



Eye liner'ımız ile biz, Amy Winehouse ile biriz. Dün gece röyamda benden eye liner reklam filmi yazmam istenmiş. Neyse rüyamda yazdığım filme bak; kız çocuk küçük A ile B noktası arasındaki mesafeyi kaç hızla giderse, kaç dk.da gider olayını hesaplıyor. Sonra da büyüyüp, o iki mesafe arasını o kadar iyi hesapladım ki gözümün üzerine şahane eye liner sürebiliyorum diyor. Ya bana da bak sen ya. Bak amy'nin yanındayım yukarda.

Düm tak tak



Cihangir'den Tünel'e gitmek için kısa mesafe diye taksicilerden yediğim tribi manitamdan yemedim. Selebriti olsaydım ama TV'ye çıkcam diye taksiciler benim peşimden koşardı. Tıpkı yeni manitası ilen yakalanan hey hey hey taksi emrah gibi.

ad consciousness'ımda tanınmayan bi obje



Beynime reklam alıp, sürekli o ürünü düşüneceğim. "Söz veriyorum."

o aslan artık yok



Vefalı aslan diye diye Türk medyasının karizmasını çizdiği o aslan artık aramızda değil. Vefalı aslan ormanda dolaşırken, karşısına çıkan birkaç muzur fare peruk takıp; "seni biz eğittik" diye aslan ile dalga geçince aslanın ünü tamamen yok olmuştur. Yani bir aslan miyav demiş, minik fare kükremiştir.

Onu bunu bırakın da şu vefalı aslan videosunu post etmeyin artık be. Hakkaten ölmüştür o aslan bak ben "söylüyorum."

Hegel kuaför salonu



Taktım kuaförlere evet taktım. Kuaföre gidip saçımı uzatmak istiyorum deyince "düzgün uzaması için kesmek lazım" diyor. Uzamak için kesmek, iyilik için kötülük, varlık için hiçlik... Hegel'e kadar giderim ben böyle böyle. Hoş Hegel'in ilacı olsa kendi saçına sürermiş ama..."Tıkandım."

buldum



Bizim bu Şişhane taraflarında Dot tiyatrosunun bürosu var. Bir arkadaşım ile beraber oturma ve açlık eylemi yapmaya karar verdik kürklü merküre bilet bulabilmek için. Tıpkısı "Neşeli Günler" filminde turşucu ebeveynlerinin birleşmesi için çocukların yaptığı grev gibi."Einstein'ım"

altan erkekli



Zaman gazetesi CHP mitingi için şöyle yazmış; "Mitinge çok sayıda başörtülü bayan katıldı. Parti görevlileri arasında da başörtülülerin olması dikkat çekti. "
Neden peki? Neye şaşırıyorsun sen? Neyi kışkırtıyorsun? Reklamında insanları etiketlememek gerektiğinden bahsederken her haberinde aleni bir biçimde nasıl yapıyorsun bunu?

Apartmanımın önüne kimliği belirsiz kişilerce bırakılan zaman gazetesini her gün yırtıyorum. Boşuna bırakmasınlar.

Bütün bunların yanı sıra, bir Altan Erkekli vardı ki mitingi coşturan... Offf, "tüylerim diken diken."

formalism


"Sen su, ben su. Hepimiz farklı kaplarda suyuz. O yüzden buluşmamız çok kolay. Bir gün hep beraber buharlaşacağız. Ama su bitip gittiğinde bile. Kaplara işaret edeceğiz. Ve oradaki "işte benim" diyeceğiz. Bizler kaplara kafayı takmışız." Yoko Ono

Evet bizler türbana, piercinge, uzun saça, sakala, emolara, krolara, tikkylere, entellere, kısacası kategorize etmeye kafayı takmışız. Su buharlaşınca umarım pişman olmayız. Ben de yapıyorum ve "sorguluyorum."

bahşiş sorunsalı



Biraz x kromozoma hitap edecek bir detay olacak ama... Kuaförde bahşiş konusu beni gerçekten çok strese sokuyor. Bugüne kadar bahşiş vermediğim için hep trip yedim. Sonra dur bakalım nasıl yapılıyor bu bahşiş işi diyince de, bir kadının saçına fön çeken çocuğun pantolonunun cebine 5 tl sıkıştırdığını gördüm. Ay yok ben gidip tanımadığım adamın cebine löp diye para falan sıkıştıramam. Bence baya sapık bir şey. Bütün kuaförler benden nefret edebilir.

Helal etmiyorum

Bazıları kendi sözlüğünden çıkarmıştır "helal etmiyorum" tümcesini. Belki çok arabesk diye... Belki de modernitenin zihinlerindeki gelenekselliği emmesine izin verdikleri için. Bilmiyorum. Ama kendi kuyusunu kazarken, Akp'ye oy verip benim de kuyumu kazan kimseye "hakkımı helal etmiyorum"
Belki senin de helal etmemek içinden kopar; buyur:
http://www.helaletmiyorum.org/

Vet-o

Veteriner ve Vejeteryan kelimelerinin etimolojisinde kesinlikle benzerlik bulacağımı düşünüyorum. Ama bulamıyorum. Düşünüyorum, o halde "bulamıyorum."

kürklü merkür


Benim için kürklü merküre bilet bulana manita bulcam.
Bak buraya yazıyorum.

barmen minik



Ofis marşımız;

Miniksin ufacıksın sen tatlı bir kaçıksın
Ufak tefek kusurlarınla gönlü açıksın (ben burayı bebek uzuvlarınla gönlü açıksın anlıyorum)
Elleri boş dursa ağzı boş durmaz
Maşallah hali vakti pek yerinde
Kafayı bunlarla boş yere yormaz
Bir sürü güzel gacı var elinde

Barda durur barmen minik şişe elinde
Biz çalarız o durmaz hep oynar yerinde

Bardakları aldı dizdi sıraya
Kafayı taktı paçoz bir kıza
Lewis fahrenights swathc saat derken
Serveti indirdi yarıya
Ayranı yok içmeye
Rent A car la gider
Ye ulan ye canın sağolsun
Bi dahamı geleceksin dünyaya

Bu aralar biraz perhiz yapıyor
Sözüm ona iddiaya girmiş
Anneannenin bıyıkları olsaydı
Deden ne iş yapardı
Allah bilir
Dengeli çocuktur kendini bilir
Sakın ha serseri zannetmeyin
Müşteriler tarafından çok sevilir
Boş verin fazla üstüne gitmeyin

takip ediliyorum


Sanırım birazdan fırtınalı denizden karşı kıyaya geçip, kıyının dekor olduğunu keşfedeceğim. Ve biri "truman show"dasın diyecek. Yani hayır, bütün greenpeace'çiler, bütün karşıya geçicem bi milyon varmıcılar ve bütün çocuklar yararına kart satıyorumcular beni bulur. "Takip ediliyorum."

iki arada bi derece

bugun yine iki arada bi derece hava sıcaklığı arttı. İvmelenerek artmasını "diledim."

vudi elın'dan çok fena uyarlarım


İyi değildim,hayatı sorguluyordum. Elimde tabanca, yanımda da önceden sipariş ettiğim son yemeğim vardı. Tabancayı ağzıma götürdüm. İskeleden kendimi denize atmaya çalışırken hissettiklerimi anımsadım. Aklım beni ileri doğru iterken, bedenim beni geriye doğru çekerdi. Şimdi de aynısı oluyordu. Tetiği çekmeye çalıştım. Biraz ilerledim, biraz daha ilerledim ve sonra bir ses duydum. "Yaşa!", "Ne olursa olsun yaşa." Düşündüm. Ses bir yerden tanıdık geldi.Ah işte! Önceden tahmin etmeliydim. Sesin sahibi tazminat ödemek istemeyen sigortacımdı. "Kandırıldım."

recycle bin


Recycle bin ile tam olarak adlandıramadığım bir ilişkim var. Masa üstümde herhangi bir program, dosya bulunmasından hoşlanmam. Hepsini de silerim. Ama Recycle bin nedense silinmiyor. Hep temizliği o mu yapcak ama onun da artık bi temizlenmesi lazım. "Soruyorum ama nasıl , ama nasıl"

kesin biraz daha çıkar

Diş macunu sıkmayı tüp çokokremden öğrendim

erkeklere top's secret


Şimdi arada manitalarınız size eski erkek arkadaşının ismi ile sesleniyo ya yanlışlıkla...Mesela sen Can'sın, sana "Emre" diyo. Heh o yalnışlıkla falan değil. Sırf siz kıskanın diye inadından yapıyo. "Paylaştım işte oh."

et beni

Hayal et beni, mesud et beni, prenses et beni... ya da yalnızca "etbeni." Boynumdaki etbenini kopardım. Küçükken koparırsan kanser olursun diye bir efsane vardı. Hala doğru mu acaba?"Azcık tırstım."

püff noktam


Ne yemek istediğimi bilemeyince çok sinirleniyorum. Gözlerim kapalı yemek sepetinden restoran seçip, oradan yiyiyorum. Bu da benim puff noktam, "tez püffledim"

wakes you up with every bite


Uykusuzluktan dolayı bugün biraz wasabiyim, bir lokma alın sonra da bırakın, "hallendim."

ay heyt nil




tek kaşımı kendim aldım
seksek taşımı kendim attım
girmesinler havaya, "eğlendim."

13 cuma


iki kere on üçüncü cuma oldu; forumlarda, bloglarda "aman allahım ne kadar çok 13. cuma oldu, aaa" yazıları patladı. 13. cumayı uyduran kişi kıs kıs gülüyordur şimdi, "kıkırdıyorum."

dikensiz kirpi


Hasta olup dikenlerini dökmüş bu kipricik. Olsun yine de dünyanın en tatlı yüzüne sahip, "üzüldüm."

aşıklara kötü haber


yeni yeni flört etmeye başlayan aşık kişiler "aa aynı anda mesaj attık, birbirimiz için yaratılmış" gibi bir mottoya inanıyor ya. Onlara sesleniyorum; böyle bir şey yok! Yalnızca habire mesajlaştığınız ya da araştığınız için denk düşüyor. Üzgünüm masum aşıklar, "irkildim."

siyahı en çok beyaz gösterir


Matematik prof'u isen çarpma işleminde, metin yazarı isen yazma işleminde hata yapmamalısın. Yoksa sürekli "bir de metin yazarısın, oha metin yazarına bak" tepkileri alıyorsun. Yanlışlıkla "kulüp" yazacağıma "klüp" yazmışım. Hem daha kötüleri de var hıh. Napim ama "içlendim."

gözü kör



sabahları şiş gözlerim ve berbat halimi bile şirin bulan adam kesin bana aşık olmuştur, "öğrendim."

kadir topbaş versiyonları


Şahane arkadaşlarım var, "sevindim."

sofi'nin dünyası



Sabah minibüste "Sofi'nin dünyasını" okuyan bir kız gördüm. Ben okuduğumda 12 yaşındaydım. Sofi'nin dünyasını okuduğum zamanı "özledim"